Necati Cumalı'nın bu roman, İzmir’in bir köyünde geçen bir hadiseyi konu alır. Tütün zamanına denk gelen bir aşk öyküsü çerçevesinde bir Ege köyünün tarıma dayalı yaşamı, gelenek ve görenekleri, inançları, değerleri gözler önüne serilir, 1950′li yılları konu alan roman aynı zamanda yazarın çocukluğunun geçtiği yerde geçmesi nedeniyle otobiyografik özellikler taşır. Romanın bir başka özelliği de henüz yayınlanmadan filme çekilmiş olmasıdır.
KAHRAMANLAR Zeliha: 17-18 yaşlarında bir genç kızdır. Eli çabuk, titiz, iyi kalpli bir köylü kızıdır. Recep: Zeliha’nın babasıdır. Kızını zengin biri ile evlendirip rahat etmeyi ister. Karısı ve kızı tarlada çalışırken o hep kahvede vakit geçirir. Temelde iyi bir insandır. Rabia: Zeliha’nın küçük kardeşidir. Sevimli, ablasını koruyan, neşeli bir çocuktur. Sıdıka: Zeliha’nın en büyük ablasıdır. İzmir’de kocasıyla yaşar. Ayşe: Sıdıka’nın küçüğüdür. Kocası ve onun kalabalık ailesiyle birlikte Urla yakınında yaşar. Sürekli onlarla kavga eder. Bekir: Zeliha ile evlenmek isteyen, malı mülkü olan, sevimsiz bir adamdır. Maddeci, sevgiyi maddi olarak algılayan bir köylüdür.
ÖZET İzmir’in Urla yakınlarında bir tarlada temmuz sıcağı her yanı sarmıştır. Zeliha, bağlı keçinin kaçmış olduğunu görür ve annesine söyler. Annesi bağırmaya başlar. Kocası kahveden gelip de sağlam bir ip almadığı için keçi kaçmıştır. Keçi, çardaktan öbür tarafa gitmiş ve yan komşunun bahçesine girmiştir. Bahçeye bakan Kadıovacıklı Ali Onbaşı ve ailesi keçiyi yakalar. Fakat Zeliha’ya hiç kızmazlar. Ali Onbaşı’nın oğlu Cemal, Zellha’dan çok etkilenir. Zeliha da bu görüşmeden sonra Cemal’i hiç aklından çıkaramaz. Bu arada Zeliha’nın yaşı evlenme çağına gelmiştir. Babası Recep, kızını Bekir’le evlendirmek istemektedir. Bekir; evi, tarlası, hayvanları olan zengin biridir. Kızı almak için Recep’e her türlü yardımı yapmaktadır. Anne ve babasının niyetini anlayan Zeliha, Bekir gibi biriyle evlenmeyi asla istemez.
|
|