www.diledebiyat.net
Bu sitede ara
ANA SAYFA
Biyografiler
Dil ve Anlatım
Türk Edebiyatı
YGS-LYS Konuları
Soru Bankası
100 Eser
Dosyalar
İletişim
EDEBİYAT
Sözlü Dönem Türk Edebiyatı
Halk Edebiyatı
Divan Edebiyatı
Modern Türk Edebiyatı
Yazar ve Şairler
Şiir Bilgisi
Nesir Bilgisi
Anlatım Türleri
Edebî Sanatlar
Edebî Akımlar
Batı Edebiyatı
Çocuk Edebiyatı
Lise 100 Temel Eser
Edebiyat Sözlüğü
Türkiye Edebiyat Haritası
Edebiyat Ajandası
Yazar-Eser Sözlüğü
Türk Mitolojisi
Türk Halk Kültürü
Edebiyat Soru Bankası
Oyun ve Piyesler
DİLBİLGİSİ
Dil Bilimi
Türkçenin Tarihi
Ses Bilgisi
Kelime Bilgisi
Cümle Bilgisi
Paragraf Bilgisi
Metin Bilgisi
Anlatım Bozuklukları
Yazım Kuralları
Noktalama İşaretleri
Türkçe Soru Bankası
Osmanlı Türkçesi
Çağdaş Türk Dilleri
Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler
EĞİTİM-ÖĞRETİM
Dil ve Anlatım Dersi
Diksiyon ve Hitabet
Kompozisyon
TYT - AYT Konuları
GENEL
Paylaşım
İletişim
DOST SİTELER
Edebiyol
Azerbaycan Edebiyatı
HiTurkey
Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler
>
Eş Anlamlı ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü |Z|
Eş Anlamlı ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü |Z|
zaaf
düşkünlük, zayıflık
zabıt
tutanak
zabıtname
tutanak
zabit
subay
zade
evlat, oğul
zadegân
sosyete
zafiyet
güçsüzlük, zayıflık
zahimli
haşin
zahir
açık, belli, elbette, görünüş, şüphesiz
zahir olmak
belirmek
zahiren
şeklen
zahirî
yapmacık
zahmet
çile
zahmetkeş
emekçi
zahmetli
emekli, güç
zahmetsiz
kolay
zait
artı, fazla, gereksiz
zakkumlaşmak
acılaşmak
zalim
cellat, katı
zalimce
acımasız
zaman
bugün, çağ, dakika, devir, devran, dönem, gün, mevsim, saat, vakit
zamanında
eskiden
zamanlamak
hesaplamak, nazara almak
zamazingo
dost, metres
zamin
kefil
zaminlik
kefalet
zamir
adıl, ivazlık
zamk
yapışkan
zamkinos
dost, metres
zamkinos etmek
kaçmak
zammetmek
katmak
zampara
avratbaz, keskin
zan
güman
zanaat
pişe, sanat
zanaatçı
zanaatkâr
zanaatkâr
sanatkâr
zangır zangır
tir tir
zangırdamak
titremek
zannetmek
sanmak
zanneylemek
sanmak
zapt etmek
tutmak
zaptiye
jandarma
zaptiye memuru
zaptiye
zar
cidar, çeper, perde
zarafatçıl
muzip
zarafet
incelik, nezaket, zariflik
zarafetli
zarif
zarar
hasar, hüsran, zayiat, ziyan
zarar ederek
zararına
zarar etmek
yitirmek
zarar vermek
dokunmak
zararına
zarar ederek
zararlı
kötü, muzır, olumsuz, pis
zarf
kap, kılıf, sarma
zarif
ince
zariflik
zarafet
zaruret
icap, sıkıntı
zaruri
elzem, gerekli, zorunlu
zat
adam, kendi, kişi, nesne, öz, şahıs, şey
zaten
doğrusu, esasen
zati
zaten
zatî
kişisel, özel
zatlar
zevat
zavallı
âciz, biçare, fakir, fukara, gariban, garip, miskin, perişan
zaviye
açı, bucak, köşe
zayıf
çelimsiz, ince, kuru, yufka
zayıflamak
daralmak, incelmek, kurumak, süzülmek
zayıflık
zaaf, zafiyet
zayi
boş, kayıp, yararsız
zayi etmek
kaybetmek, yitirmek
zayi olmak
kaybolmak, yitmek
zayiat
zarar, ziyan
zeban
dil
zebun
âciz, zayıf
zebunlaşmak
zayıflamak
zecren
zorla
zedelenmek
vurma
zehir
acı, ağı, keder, ot, sıkıntı, zıkkım
zehirlemek
sokmak
zehle döken
illet
zehretmek
sıkmak, üzmek
zekâ
dirayet, feraset, kafa
zekâlı
zeki
zeki
uslu
zelzele
deprem
zem
yergi
zemberek
yay
zemin
dayanak, döşeme, dünya, ortam, taban, temel, yer, yeryüzü
zemmetmek
kınamak, kötülemek, yermek
zen
kadın
zendost
zampara
zeng
çan, çıngırak, zil
zeng etmek
telefon etmek
zeng sesi
zil
zengin
gösterişli, kibar, varlı, varlıklı, varsıl, verimli
zenginleşmek
kalkınmak, palazlanmak
zenginlik
kudret, varlık
zenne
kadın
zer
altın, yaldız
zerer
sakınca
zerger
kuyumcu
zerli
yaldız
zerrin
sarı
zerzele
deprem
zerzevat
sebze
zevahir
görünüm, görünüş
zeval
kabahat, öğle, sorumluluk, suç
zevat
adam, şahıs
zevce
hatun, karı
zevç
er, hayat yoldaşı, koca
zevk
beğeni, eğlence, haz, keyif, lezzet, sefa, tabiat, tat
zevk etmek
eğlenmek
zevklenmek
eğlenmek, hoşlanmak
zevkli
leziz, meraklı
zevküsefa
eğlence
zevzek
geveze
zevzeklik
herze
zeybek
efe
zeybek havası
zeybek
zeyil
ek
zeyrek
uyanık, zeki
zeyreklik
zekâ
zıbarmak
gebermek, ölmek
zıddına
aykırı
zıddiyet
çelişki, tenakuz, uyuşmazlık
zıkkım
ağı, zehir
zımba
delgeç
zımbalamak
öldürmek
zımbırtı
zırıltı
zımnında
için
zımni
gizli, içerik, kapalı
zıngıl zıngıl
zangır zangır
zıngıldamak
zangırdamak
zıngır zıngır
zangır zangır
zıngırağı
çıngırak
zıngırdamak
zangırdamak
zıpçıktı
gafleten, gözlenilmeden, türedi
zıpzıp
bilye
zırdeli
çılgın
zırıldamak
zırlamak
zırıldanmak
zırıldamak
zırlamak
zırıldamak
zırnık
metelik
zırt fırt
zırt pırt
zırt zırt
zırt pırt
zırtlak
yavan
zırva
boş söylemek, boşboğazlık, cefengiyat
zırvalamak
boşboğazlık etmek, cefengiyat söylemek, saçmalamak
zıt
akis, aksi, karşı, karşıt, ters
zıt olmak
çelişmek
zıtlık
tezat
zıvanasız
kaçık
zıypak
kaygan
zibil
çöp
zifaf
gerdek
zifiri
kapkaranlık, karanlık, zulmet
zifos
boş, yararsız
zift
katran
ziftlenmek
yemek
zihayat
canlı, dinç, neşeli
zihin
an, bellek, bilinç, dimağ, hatır, kafa, yâd
zihince
zihnen
zihinden
zihnen
zihniyet
kafa
zikıymet
değerli, kıymetli
zikredilen
mezkûr
zikretmek
anmak
zikrolunan
mezkûr
zil
zeng, zeng sesi
zilli bebek
şakşakçı
zilli maşa
edepsiz, şirret
zindan
örs
zinde
canlı, dimdik, dinç, diri, gümrah, sağlam
zindelik
dinçlik
zinhar
sakın
zir
alt, aşağı
zir zibil
çer çöp
zira
çünkü
ziraat
ekincilik, tarım
zirizemin
bodrum
zirve
doruk
zirzibil
çöp, süprüntü
ziya
aydınlık, ışık, nur
ziyadar
ziyalı
ziyade
fazla
ziyafet
şölen, toy
ziyalı
aydın, aydınlık, münevver
ziyan
hasar, hüsran, zarar, zayiat
ziyan etmek
ekmek, heba etmek, heder etmek
ziyaret
görüşme
ziyaret etmek
görmek
ziyasız
karanlık
ziynet
bezek, süs
zor
baskı, cebir, çetin, emekli, güç, kuvvet, müşkül, sıkıntı, yaş, zorla
zor alım
müsadere
zoraki
zorla
zorba
derebeyi
zorbalık
tahakküm
zorla
zor, zoraki
zorlamak
sıkmak, üstelemek, yırtmak
zorlamasız
içten, kolay
zorlaşmak
daralmak
zorlayıcı
mücbir
zorlayış
cebir
zorlu
dayanıklı, güçlü, kızgın, kuvvetli
zorluk
külfet, müşkül, zahmet
zorlukla
güç
zorluklar
müşkülat
zorunlu
çaresiz, mecbur, mecburi, zaruri
zorunluluk
zaruret
zuhur etmek
belirmek
zula etmek
aşırmak, çalmak, gizlemek, saklamak
zulmeden
zalim
zulmet
karanlık, zifiri
zulmetmek
kıymak
zulüm
cefa, eziyet
zübde
öz
züğürt
hasta, kembağal, pulsuz
zühul
hata
zükâm
nezle
zül
alçaklık, düşkünlük, eclaflık, rezillik
zülfüyâr
zülüf
zümre
camia, cins, grup, takım, topluluk, tür
zürriyet
çocuk