a. Ünlem bildiren (sevinç, acı, kızgınlık, korku, şaşkınlık gibi duyguları anlatan) cümlelerin sonuna konur:
Bunun nedeni, Türk aydını, gene sensin! Bu viran ülke ve yoksul insan kitlesi için ne yaptın? (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
İçinde ünlemli sözler bulunan cümleler, bütün olarak ünlem bildirmiyorsa, o sözlerden sonra da cümle sonunda da ünlem işareti kullanılmaz:
Nihayet, "Çık" diyor. Niçin bu yabancılık ve bu lüzumundan fazla sertlik? (Reşat Nuri Güntekin)
b. Seslenmelerden sonra konur:
Değerli izleyiciler!
c. Bir sözcüğe ya da cümleye küçümseme, alay anlamı katmak istenirse, ilgili sözcükten sonra ayraç içine alınarak konur:
Onun ne kadar iyi (!) olduğunu biliyoruz.
Uzun cümlelerde, aynı türden duyguları belirten cümleciklerin her birinden sonra ünlem işareti konmasına gerek yoktur. Bu durumlarda ünlem işareti cümlenin sonuna konur:
Ah, şu çocuklar ne cici, ne sevimli, ne kadar cana yakın, ne kadar güzel!
|