1. Sanatçı istese de istemese de yapıtlarında tüm insanlığa yönelmiş bir mesajın sahibi olmalıdır. Bu cümlede, sanatçı ile ilgili olarak vurgulanan aşağıdakilerden hangisidir? A) Öznellik B) Evrensellik C) İlginçlik D) Özgünlük E) Kalıcılık 2. Olgun insan, güzel söz söyleyen değil, söylediğini yapan ve yapabileceğini söyleyen insandır. Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır? A) Olgunluk, sözleri kendilerinden önce giden insanlara ait bir özellik değildir. B) Düşünceleri ile söyledikleri birbirini tamamlayanlar, hayatta istediklerini elde etmeye en yakın olanlardır. C) Yaptıkları ile konuştukları arasında uyum olan kimseler, olgunluğa ulaşmış olanlardır. D) Her insanın söyledikleri, ancak kendi davranışlarını bağlamaktadır. E) İnsanların olgun olmalarını sağlayan sözler, çoğu zaman uzun tecrübeler sonucunda söylenmiştir. 3. Baksan bir uzaklık var hangi yana Hangi eşyaya dönsen boş bir ayna Varmak istediğim uzak limana Bu gemi beni almadan kalkıyor Bu dörtlükte yapılan benzetmede, benzeyen ve kendisine benzetilen aşağıdakilerden hangisinde doğru verilmiştir? A) Liman-gemi B) Gemi-eşya C) Eşya-ayna D) Liman-eşya E) Ayna-gemi 4. Aşağıdakilerin hangisi bir "tanım" cümlesidir? A) Duygu, bazen sağanak yağmur gibi yağar. B) Duygularına hâkim olamayan başarısızdır. C) Duygu, insanı insan yapan temel unsurlardan biridir. D) Duygu, akılla işbirliği yaparsa değerlidir. E) Duyguların içtenliği, kişinin davranışlarına yansır. 5. (I) 1973'ten sonra çalışmalarını öykü ve romanda yoğunlaştırdı. (II) Eserlerinde toplumun çalkantılı dönemlerini ve bu dönemlerin bireyler üzerindeki etkilerini irdeledi. (III) Eserleri biçimsel yetkinliğiyle, özellikle ayrıntıları değerlendi-rişiyle, geriye dönüşler iç monologlar gibi değişik tekniklerden yararlanmadaki başarısıyla dikkat çekti. (IV) Doğa, toplum, zaman ilişkilerinin insanın iç dünyasındaki yansımalarını monolog tekniğiyle düşünce üretebilecek tarafsızlıkla irdeledi. (V) Değişimler karşısında edebiyatın yapısal durumu bakımından da arayışçı davrandı, kendine özgü anlatım biçimleri geliştirdi. Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangisinde hem içerik hem üsluptan söz edilmiştir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E)V. 6. (I) Fransa'nın en çok sevilen serüven yazarlarından biri olan Jean de la Hire'nin yazdığı "İki Çocuğun Devri Alemi" on kitaptan oluşan bir dizi. (II) Yazar, dizinin bu ilk kitabında dünya turuna çıkan iki çocuğun başından geçenleri anlatıyor. (III) Romanın birbirinden renkli üç kahramanı var. (IV) Bu muhteşem üçlünün elektrikli motosikletleriyle çıktıkları dünya turundaki ilk durakları Afrika'dır. (V) Kahramanlarımız yolculukları boyunca türlü tehlikelerle karşılaşırlar; ama korkularını yenip tehlikelerin üstesinden gelirler. Bu parçada numaralanmış yerlerden hangilerinde, söz konusu kitabın konusuyla ilgili bilgi verilmemiştir? A) I. ve ll. B) I. ve III. C) II. ve III. D) III. ve IV. E) IV. ve V. 7. Milletlerin dilleri üzerinde söz sahibi olacakların; dili, milletten ve milli geçmişten ayrı bir varlık gibi görmemeleri gerekir. Aşağıdakilerden hangisi, bu cümleye anlamca en yakındır? A) Milletlerin geçmişleri, konuştukları dilin değişimlerini gösterme adına yabancı uzmanlara fikir verebilir. B) Bir milletin dili hakkında belirleyici Özelliğe sahip olanların, dili yalnızca yaşadıkları dönemle sınırlı tutmaları bir yanılgıdır. C) Bir dilin gidiş seyrini belirleyecek olanların, gelecek hakkında sağlam öngörülere sahip olması gerekir. D) Dille ilgili çalışma yapacak olanların, o dilin kullanım alanlarını iyi bilmeleri şarttır. E) Dilin yapısına etki edenler, o dilin konuşulduğu yerlerin insanını bilmek zorunda değildir. 8. Türk halk zevki, bir yabancı kelimeyi Türkçeleştirirken ona öyle sihirli bir ses, öyle bir ahenk verir ki kelime, karşıladığı anlamın adeta notası, müziği olur. Aşağıdakilerden hangisi, bu cümleyle anlamca aynı doğrultudadır? A) Türkçeye giren sözcükler zaman içerisinde kendi olduğundan daha güzel bir sese sahip olur. B) Başka dillerden Türkçeye alınan sözcükler, kendi anlamsal özelliklerini uzun bir süre geçmeden değiştirir. C) Türk halkı, yabancı bir kelimeyi zaman içerisinde, özümsemeyi başarır. D) Türkçeye mal olmuş sözcükler, başka dillerde kullanılmaya başlandığında o dili de güzelleştirir. E) Türkçedeki güzel bir söyleyişe sahip sözcükler arasında başka dillerden gelmiş olanlar yoktur. 9. (I) Güven duygusu, çocukluğun ilk yıllarında çocuğun anne ve babasıyla kurduğu ilişkiler çerçevesinde oluşmaya başlar. (II) Çocuğun ilk yaşlarda sevgi ihtiyacı, annenin çocuğu kucaklaması, ona ilgi göstermesi, dokunması vb şekilde giderilir. (III) Sevgi ihtiyacı giderilmezse ileriki yaşlarda bu, çocukta güvensizlik duygusunun oluşmasına sebep olur. (IV) Küçüklüğünden beri yalnız yetişen çocuklara bakınca hep karamsar bir yüz ifadesini, başkasından bir şeyler bekleyen, bir bakışı fark edeceksiniz. (V) Biz çocuklarımızın böyle olmasını istemiyorsak onlara güven duygusunu kazandırmak zorundayız. Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangi ikisi "koşul" cümlesi değildir? A) I. ve ll. B) I. ve III. C) I. ve V. D) II. ve IV. E) III. ve V. 10. (I) Kişinin ne söyleyeceğini ya da neden söyleyeceğini bildiğimiz konusundaki eski deneyimlerimiz bizde bir önyargı oluşturmuştur. (II) Bu da, bizim dinlememizi engeller; dinliyormuş gibi yapar ama aslında dinlemeyiz. (III) Bu durum en çok ev içindeki bireylerin birbirleri ile olan ilişkilerinde, işyerlerindeki ilişkilerde, kitle iletişim araçlarına karşı olan tutumlarımızda görülür. (IV) Bu önyargıların temelindeki önemli yanlış ise, durumun değişmezliğine ilişkin bir genellemedir. (V) "O hep böyle yapar.", "Onun ne diyeceği bellidir." ya da "Şimdi gene şunu isteyecektir." gibi önyargılı tutumlara dikkat etmeliyiz. Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisinde söz konusu önyargıların neyden kaynaklandığı anlatılmaktadır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. 11. (I) Benim anlatıcılığımda ait olma, hatta mekân duygusu ağır basar. (II) Bölge veya yerellik olarak da algılanmamalı bu. (III) Gezip gördüğüm ya da bir süre yaşamak durumunda olduğum bir yer, bende hemencecik bu duyguyu oluşturabilir. (IV) Örneğin Selanik'te bir süre yaşarken; kendimi, geçmişimle ve yaşadıklarımla bir anda oraya ait hissettim. (V) Ve bu hissettiklerimi yazarken de hem bunun boyutlarını hem de neyin, nereye kadar aitlik taşıdığını görebiliyordum. Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangi ikisinde yazar, bulunduğu yerlerin kendisini etkilediğinden söz etmektedir? A) I. ve ll. B) I. ve III. C) II. ve V. D) III. ve IV. E) IV. ve V. 12. Aşağıdaki cümlelerin hangisi "dolaylı anlatıma" bir örnektir? A) Önümüzdeki yıl İstanbul'daki üniversitelerin birinde yardımcı doçent olacağını söyledi. B) Kadın, işlerini bitirmeden dışarıya çıkmak istemiyordu. C) Çocuk romanlarının bizim edebiyatımızda fazla gelişme göstermediğini biliyorum. D) Lokantaya her gelişinde bir tartışma çıkarıyor, müşterileri huzursuz ediyordu. E) Küçük kardeşim: "Ben de sizinle oynamak istiyorum." dedi. 13. Aşağıdaki ikili dizelerin hangisinde "amaç -sonuç" ilişkisi vardır? A) Bilmem ki ne demeli ne söylemeli Karanlıklarda yol arayana B) Orada belki bir odada Geçiyor özlenen günler C) Tutmak için koştum ay ışıklarına Dağılıp karıştım ay ışıklarına D) Bu hazin yolcuların en küçüğü Bir zaman baktı o viran kuyuya E) Bulamadın dünyada gönle mekân Nerede bir gül bitse etrafı diken 14. (I) Karikatür tecrübemden dolayı neyin çizilip çi-zilmeyeceğini biliyorum. (II) Ülkemizde karikatür çizerken kural ve kanunlarla getirilmiş sınırlamalar var. (III) Diğer Batı ülkeleriyle mukayese edilince Türkiye'de maalesef gereğinden fazla kısıtlama mevcut. (IV) Bunun olmaması ülkemiz için daha doğru ve yararlı olabilirdi karikatür sanatı adına. (V) Umarım gelecekte bu sınırlamaların olmadığı bir ülke olur Türkiye'miz. Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangisinde "olumsuz bir eleştiri" söz konusudur? A) I. B) II. C) III. D) IV. E)V. 15. (I) Ruhsal sıkıntıları, bunalımları sayısız şair, ele almıştır. (II) Fakat diğerlerininki genellikle sosyal sebeplere bağlı kalırken Necip Fazıl'ınki bireysel bir içerik taşır. (III) O, örneğine az rastlanacak kadar üstün bir sezgiye sahip olduğundan içinde bulunduğu şartları en vurucu şekilde anlatabilecek sembolleri yakalıyordu. (IV) Kelimeleri kılıktan kılığa sokuyor, onlara güçlerinin yetebileceği kadar anlam yüklüyordu. (V) Öteki şairler, imajları şiirlerini süslemek için kullanırken o, onları işlevsel hâle getiriyordu. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde "neden-sonuç" ilişkisi vardır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E)V. 16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde gerçekleşmemiş bir beklenti söz konusudur? A) Ev alırken arkadaşımın bana yardım edeceğini sanmıştım. B) Yönetimin, halkın beklentilerine cevap vermesi gerekiyor. C) Bu yıl bizim takımın şampiyon olacağını biliyorum. D) Şirketteki işler istediğimiz gibi gitmiyor. E) Dershanede onu beklediğimi söylersen sevinirim. 17. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "karşılaştırma" yapılmamıştır? A) Okuduğum öyküler içerisinde en başarılısı seninkidir. B) Edebiyat insanı ele alır, eleştiri eseri. C) Bu konuyu kendi aramızda daha kolay hallederiz. D) Anlatılanları ciddiye almayan biridir; boşuna bir şeyler anlatmaya uğraşma. E) Bazı romancılar geçmişi anlatmayı sever, ben de geleceği anlatmayı severim. 18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "bir durumdan başka bir duruma geçme" söz konusu değildir? A) Denemelerdeki soruları iyice zorlaştırdılar. B) Fikirleri son günlerde epey değişti. C) Özür diledikten sonra sinirleri yatıştı. D) Futbolcular sahada sağa sola koşuşturdu. E) Askerden geldikten sonra kişiliği gelişti. 19. I. Yazar, okudukça kendini başkalarıyla kıyaslar ve özgürlüğe, yetkinliğe ulaşır. II. Sanatsal olgunluğa ulaşmanın yolu sürekli ve bıkmadan okumaktan geçer. III. İyi bir yazar için başkalarının ne dediği önemli değildir, önemli olan sadece kendi düşünceleridir. IV. Büyük bir yazar olmak, yapılan eleştirilere kulak vermekle mümkündür. Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca çelişmektedir? A) I. ve ll. B) I. ve III. C) I. ve IV. D) II ve III. E) III. ve IV. 20. Aşağıdaki ikili dizelerin hangisinde "abartma" söz konusudur? A) Ak Türkçe sesinle güzelleşince Bir huzur demlenir inceden ince B) Bir değil bin ömür geçse aradan Alırım sesini sazdan, curadan C) Servi boyun salındığı yer bizim Üzüm gözlü, nar dudaklı yâr bizim D) Seven adım adım, seven koşarak Gizli bir menzili bulmaya gider E) Bilsen ne haldeyim canım acıyor Canı candan ayrı tutma ne olur 21. (I) Pek çoğumuzun günlük yaşam akışında farkından olmadan pek çok konuda seçim yaptığını ve karar verdiğini görürüz. (II) Örneğin, güne başlarken kahvaltıda ne yemek istediğimizden tutun da o gün hangi kıyafetinizi giymek istediğinize, hangi komşunuz ya da arkadaşınızla görüşmek istediğinize kadar. (III) Sözü edilen kararların bizim adımıza başkaları tarafından alındığını düşünelim. (IV) Pek çok durumda, bu konulardaki kararların başkaları tarafından alınmasından memnun olmayabiliriz. (V) Ancak, insan haklarında gelinen nokta, bugün bizleri yaşam kalitesi, öz girişim, kendi kararlarımızı kendimiz verme gibi düşünmeye ve bireylere bu konularda fırsatlar sunmaya götürmüştür. Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangisinde "varsayım" söz konusudur? A) I. B)ll. C) III. D) IV. E)V. 22. (I) "Anlat İstanbul" baştan sona, tek bir hikâyeyi anlatan, karakterlerin gelişimini izleyeceğimiz iyi bir sinema filmi değil. (II) Film, bir hikâyeden diğerine atlıyor, birbirinden oldukça kopuk beş farklı parçadan oluşuyor. (III) Bu parçaların kendi içlerinde ilgi çeken, oyunculuklar açısından ise başarılı olmuş hikâyeler olduğu muhakkak. (IV) Hikâyelerin hepsi güzel; masallar, İstanbul'un acıklı hikâyelerine iyi uyarlanmış. (V) Eksik olan, filmin baştan sona aynı hikâyeyi anlatan bir sinema filmi olma özelliğinden uzak oluşu. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangileri "Anlat İstanbul" adlı filmle ilgili olumlu eleştiriler içermektedir? A) I. ve II. B) II. ve III. C) II. ve IV. D) III. ve IV. E) IV. ve V. |
Cümle Yorumu - Test 7
CÜMLE YORUMU - Test 7