Cumhuriyet Dönemi Türk Şiiri: İkinci Yeni Şiiri (1950-1980) Özellikleri ve Temsilcileri
- Cengiz Yıldırım
- 18 saat önce
- 2 dakikada okunur
İkinci Yeni Şiiri
İkinci Yeni, Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinin en önemli olaylarından biridir. İkinci Yeni, Garip (Birinci Yeni) gibi belirli ilkeler etrafında birleşen şairlerin başlattıkları bir akım değildir. 1950'lerin ortalarında Garip şiirinden oldukça farklı tarzda yazan bazı genç şairler; şiir ve yazılarını, birbirinden bağımsız olarak "Pazar Postası" dergisinde yayımlamaya başlar. Pazar Postası gazetesi yazı işleri müdürü Muzaffer Erdost da bu yeni şiir tarzını, Garip şiirinden sonra gelen ikinci önemli yenilik olarak gördüğü için "II. Yeni Şiiri" olarak adlandırır.
İkinci Yeni'nin doğuşunda dünyadaki mevcut şiir anlayışının büyük etkisi olmuştur. Batı'da dünya savaşlarının yarattığı bunalımlar sonucunda ortaya çıkmış Dadaizm ve sürrealizm II. Yeni şairlerini etkileyen sanat akımları olmuştur.
İkinci Yeni Şiirinin Genel Özellikleri
Garip şiirine bir tepki olarak doğan İkinci Yeni'nin genel özellikleri şunlardır:
Dil üzerinde özel bir dikkatle durmuş, dili bir iletişim aracı olarak değil estetik bir nesne yaratmanın malzemesi olarak görmüşlerdir.
Şiirin kendine özgü bir dille yazılması gerektiğini savunmuş, söz sanatlarına ve çağrışım gücü yüksek sözcüklere yer vermişlerdir.
Konuşma diline sırt çevirmiş; buna bağlı olarak şiirlerinde söz dizimini bozmuş, alışılmamış bağdaştırmalara yer vermiş, mantığa aykırı ifadeler kullanmışlardır.
Sözcükleri bilinçli olarak deforme etmiş, o güne dek duyulmamış yeni sözcükler oluşturmuşlardır.
İmgeye dayalı bir estetik anlayışını savunmuş, anlamsızlığa varan soyut ve kapalı bir şiir dünyası meydana getirmişlerdir.
Şiiri akıldan ve anlamdan uzaklaştırmış, şiirde anlamı değil söyleyişi ön plana çıkarmışlardır.
Şiirin öteki edebi türlerden kesin çizgilerle ayrılması gerektiğini savunmuş, bu yüzden konuyu ve olayı şiirden atmışlardır.
Dil ve imge konusundaki tutumlarının sonucu olarak şiirlerinde, müzik ve resim gibi sanat dallarından yararlanmışlardır.
Yazım kurallarını önemsememiş, noktalama işaretlerinin kullanımında özgürce hareket etmişlerdir.
Özgünlüğü engelleyeceği düşünülerek halk şiirinden yararlanmaya karşı çıkmış, folklordan uzak durmuşlardır. Nükte, şaşırtmaca ve tekerlemeden kaçınmışlardır.
Çoğunluğun değil, aydın kesimin anlayabileceği ve zevk alabileceği bir şiir anlayışı ortaya koymuşlardır.
Politik şiir anlayışından uzak durmuş, toplumsal sorunlara yer vermemişlerdir.
Yalnızlık, yabancılaşma ve bunalım gibi bireysel konuları ele almışlardır.
İkinci Yeni Şiirinin Temsilcileri
İlhan Berk (1918-2008)
Şiir: Güneşi Yakanların Selamı, İstanbul, Günaydın Yeryüzü, Türkiye Şarkısı, Köroğlu, Galile Denizi, Çivi Yazısı, Otağ, Mısırkalyoniğne, Âşıkane, Şenlikname, Taşbaskısı, Atlas, Kül, Deniz Eskisi, İstanbul Kitabı, Delta ve Çocuk, Galata, Pera.
Düzyazı: El Yazılarına Vuruyor Güneş, Uzun Bir Adam.
Turgut Uyar (1927-1985)
Şiir: Arz-ı Hal, Türkiyem, Dünyanın En Güzel Arabistanı, Tütünler Islak, Her Pazartesi, Divan, Toplandılar, Kayayı Delen İncir, Büyük Saat.
Düzyazı: Bir Şiirden, Korkulu Ustalık.
Edip Cansever (1928-1986)
Şiir: İkindi Üstü, Dirlik Düzenlik, Yerçekimli Karanfil, Umutsuzlar Parkı, Petrol, Nerde Antigone, Tragedyalar, Çağrılmayan Yakup, Kirli Ağustos, Sonrası Kalır, Ben Ruhi Bey Nasılım, Sevda ile Sevgi, Şairin Seyir Defteri, Yeniden, Bezik Oynayan Kadınlar, İlkyaz Şikayetçileri, Oteller Kenti.
Düzyazı: Şiiri Şiirle Ölçmek.
Cemal Süreya (1931-1990)
Şiir: Üvercinka, Göçebe, Beni Öp Sonra Doğur Beni, Sevda Sözleri, Güz Bitiği, Sıcak Nal.
Düzyazı: Şapkam Dolu Çiçekle, Günübirlik, 99 Yüz.
Ece Ayhan (1931-2002)
Şiir: Kınar Hanım'ın Denizleri, Bakışsız Bir Kedi Kara, Ortodoksluklar, Devlet ve Tabiat, Yort Savul, Zambaklı Padişah, Çok Eski Adıyladır, Çanakkaleli Melâhat'a İki El Mektup, Sivil Şiirler, Son Şiirler.
Düzyazı: Başıbozuk Günceler, Aynalı Denemeler.
Sezai Karakoç (1933-2021)
Şiir: Körfez, Şahdamar, Sesler, Hızırla Kırk Saat, Taha'nın Kitabı, Gül Muştusu, Zamana Adanmış Sözler, Ayinler, Leyla ile Mecnun, Ateş Dansı, Alınyazısı Saati, Monna Rosa, Gün Doğmadan.
Ülkü Tamer (1937-2018)
Şiir: Soğuk Otların Altında, Gök Onları Yanıltmaz, Ezra ile Gary, Virgülün Başından Geçenler, İçime Çektiğim Hava Değil Gökyüzüdür, Sıragöller, Yanardağın Üstündeki Kuş.
Öykü: Alleben Öyküleri.

















Yorumlar